Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Olağan Yüksek Divan Kurulu Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu.

Fenerbahçe Kulübü’nün yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle online olarak gerçekleştirilen Yüksek Divan Kurulu Toplantısı başladı. Sarı-lacivertli kulübün 77 yaşındaki Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük, toplantıyı evinden yönetti.

Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç ve yönetim kurulu üyeleri ise Ülker Stadı’ndaki 1907 Tribünü’nden toplantıya katıldı. Koç ve yöneticiler, sosyal mesafe kuralına uyarak oturdu.

Toplantı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, kulüp kurucuları, kuruluştan bu yana başkanlık ve yöneticilik yapanlardan, sporculardan, kulüp çalışanlarından, Yüksek Divan Kurulu ile kulüp üyelerinden vefat edenler, şehit ordu ve emniyet personeli ile Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminde hayatını kaybeden şehitler için saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Toplantıda söz alan başkan Ali Koç önemli açıklamalarda bulundu. İşte Koç’un açıklamalarından satır başları…

‘KRUSE HAYATININ POKERİNİ OYNADI’

“Max Kruse hayatının pokerini oynadı, gönlü de burada değilmiş zaten. Isla ile yollarımızı ayırdık. Borçsuzluk kağıdı almamız gerekiyordu. Bu dönemde birçok futbolcuyla görüştük. Esnek davranan oldu, olmayan oldu. Max Kruse’ye gelince, o mahkemede bir konu. Fazla konuşmayacağım. Gönlü burada değildi. Alman’ın en değişiğini seçmişiz. Bunun hesabı sorulacak. Pandemi dönemi hariç hiçbir şekilde borcumuz yoktu. Kendi danışmanlarının telkinine rağmen kumar oynadı, ben pokerciyim dedi”

‘ALEX’İN GELMESİ İÇİN BİR ENGEL YOKTUR’

“Alex’in Fenerbahçe’nin başına geçmesinde bir engel yoktur. Alex hem saha içinde hem saha dışında umarım çok başarılı olur. Dilerim, bir gün bu camianın başına geçer ve çok başarılı olur. Alex’in kulübümüzde görev alması için bir planlamamız yok. Alex’in bir kariyer planlaması var. Saha içerisinde de çok zeki bir futbolcuydu. Alelacele bir şey yapmıyor. Plan programı var. Bu plan programıyla ilerliyor”

‘İNŞALLAH BU ORTAM SON BULUR’

“TFF ile bir sıkıntı yaşadık. Yalan değil. Hakem hatalarından, harcama limitlerinden, genel muameleden. Her ziyaretimiz basın malzemesi edildi. 2010/11 şampiyonu kimdir, kim değildir sıkıntıları yaşadık. Bizim camiamız için üzücü. Böyle olmamalıydı. Bu federasyon, Türk futboluna ne kadar fayda sağlayabilir şüphelerim var. Bir gün 2. Lig, 3. Lig oynanacak deniyor. Sonra oynanmayacak deniyor, kulüpler ayağa kalkıyor. Sürdürülebilir yönetim değil. İnşallah bu ortam bir an önce son bulur.”

‘BİZ SADECE KENDİMİZİ DÜŞÜNMÜYORUZ’

“İnşallah yeni yabancı oyuncu kısıtlaması kararından dönülür. Biz Tahkim’e başvurduk. İnşallah karar değişir. Bu yabancı kararı Fenerbahçe’yi çok etkilemez ama biz sadece kendimizi düşünmüyoruz. Başka kulüpler ciddi sıkıntı çekecek biz de onların yanındayız”

‘TRANSFERE 2-3 HAFTA KALA BÖYLE OLMAZ’

”Federasyon ile ligin paydaşları arasında bir kopukluk var. Bu böyle gitmez. 11 yabancı oynatmak yanlış diyorlar, bu kadar genç ülkede yanlıştır, katılıyorum. Böyle kardeşim, biz karar verdik, uygulayın, istişaresiz böyle olmaz. Tüm paydaşlar bir çalıştay yapar, sürdürülebilir gerçekçi bir model oluşturulur. Transfere 2-3 hafta kala böyle olmaz”

‘SON 15 YILDA KARNEMİZ PEK PARLAK DEĞİL’

”Türk futbolunun içinde bulunduğu finansal kriz, Fenerbahçe de dahil, er ya da geç bizim altyapıdan oyuncu yetiştirmemiz gerekiyor. Bu kolay bir laf. Sabır gerektiren bir süreç. Her kulüp dar bir havuzdan altyapı tercihlerini yapıyorlar. Yaş kategorisi ne olursa olsun. Geldiğimiz noktada Fenerbahçe altyapısındaki oyuncuların kalitesinin daha gelişmiş olması gerekiyor. Son 15 yılda bu konudaki karnemizin pek parlak olduğunu söyleyemem.”

‘KİŞİSELLEŞMİŞ ÇEKİŞMELERİN FAYDA SAĞLAMADIĞI…’

”Liyakat bazlı olmayan seçimler, kulüp bazlı seçimler, iş dünyasını temsil eden ama futboldan uzak isimlerin sırf ismi olduğu için yönetim kurullarına girmesinin sonuçları ortada. Finansal açıdan sıkıntılara girmemiz, Avrupa’yla rekabet edemememiz… Örnekler uzatılabilir.

Liyakat kurallarıyla seçildiği zaman hakemler daha iyi seçilir, adalet daha iyi sağlanır. Her şeyden önemlisi taraftarların futbola güven artacaktır. Güvenin arttığı ortamda yayıncı kuruluş ihalesi olduğundan değer de aratacaktır ve Türk futbolu ilerleme sağlayacaktır. Bir sonraki seçimlerde de duruşumuz değişmeyecektir. Fenerbahçe olarak TFF’yle yaşadığımız sorunlar, disiplin kararları ve son dönemde bizimle kişiselleşmiş çekişmelerin fayda sağlamadığı ve Fenerbahçe’ye zarar verdiğini görüyoruz. Ama oyunun kuralları er ya da geç değişecektir.”

HABERİN DEVAMI…